TÜBİTAK Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması Rehberi
TÜBİTAK Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması’na katılacak öğrencilere
yardımcı olmak amacıyla hazırlanmıştır. Proje çalışması yapacak öğrencilerin ve proje çalışmasına
danışmanlık yapacak öğretmenlerin başvuruda bulunmadan önce bu rehberi dikkatle okumaları
sorunsuz bir başvuru süreci için önemlidir. Öğrenci ve danışmanların projenin her aşamasında,
TÜBİTAK tarafından belirlenen yarışma kurallarına uymaları, hem kendilerine kolaylık sağlayacak,
hem de çalışmalarının daha sağlıklı sonuçlanmasını mümkün kılacaktır.
Bu yarışmanın temel amacı öğrencilerin sosyal ve eğitim hayatında karşılaştıkları ve duydukları
problemler veya sıkıntılar üzerinden; genç beyinleri düşünmeye, gözlem yapmaya, soru sormaya,
merak etmeye teşvik etmek suretiyle, yaşanılan problem ve sıkıntılara çözüm aramaya
yönlendirmektir. Ortaokullarımızdaki gençlerin gerek şahsını ve gerekse toplumu ilgilendiren
problemleri kavrama ve çözme yeteneğini açığa çıkarmaktır. Bir problemin tanımlanmasından
çözümüne kadar aşılması gereken ve belirli prensipler ile yürütülen tüm süreç, akademik
ortamlarda Araştırma Projesi olarak tanımlanmaktadır. Ortaokul seviyesindeki çok genç beyinler
problemin oluşturulmasında, kullanılacak materyallerde ve gerçekleştirilecek çözüm yöntemleri
noktasında bir “özgün fikir” sahibi olabilirler ve danışman öğretmenleri gözetiminde özgün
fikirlerini araştırma projesine dönüştürebilirler. Unutulmamalıdır ki, ortaya çıkan fikir basit; fakat
çok orijinal ve pratik bir çözüme yönelik olabilir. Geçmişte görülmüştür ki, çok büyük başarıların
her birinin temelini çoğu kere küçük yeni fikir ve basit araştırmalar oluşturmuştur. Ortaokul
öğrencileri kendi ürettikleri fikirleri geliştirme ve problemlerini çözme aşamasında
üniversitelerden ya da araştırma kurumlarından destek alabilirler. TÜBİTAK gençlerimizden sadece
özgün fikirleri kapsayan projelere çağrı yapmamaktadır. Her bilim sahasının, ortaokul ortamında
yapılması ve uygulaması çok zor olan problemlerin tekrar projelendirilmesine de davette
bulunmaktadır. Ancak üniversitelerde, araştırma merkezlerinde veya yurt dışındaki kurumlarca ele
alınmış konuların ortaokul öğrencisi bakışı ile yeniden projelendirilmesine de genç beyinlerdeki
araştırma kültürünü geliştireceğine inanmaktadır. Her yarışma gibi bu yarışmada da başarılı
öğrencilerimize ve danışmanlarına maddi ve manevi ödüller verilmektedir. Yarışmanın ödülleri, bu
sürecin “amacı” değil, gençlerimizi teşvik eden birer “araç” tır. Çünkü bu tür proje
çalışmalarında temel amaç, okullarımızdaki öğrencilerin bizzat proje çalışmalarında yer
almalarını sağlayarak düşünen, sorumluluk alan, çevresinde gördüğü ve duyduğu problemlere
duyarlı, kurgulayan ve üreten nesillerin nitelik kazanmalarını sağlamaktır. Her sosyal olayda
olduğu gibi akademik bir etkinlik olan bu tür yarışmaların da mutlaka uyulması gereken kuralları ve
etik değerleri vardır. Yarışmaya katılmayı planlayan öğrencilerimizin ve bu öğrencilerimize
danışmanlık yapacak öğretmenlerimizin, başka insanların fikir ve çalışmalarını onların izni
olmadan ve proje içerisinde kaynak olarak göstermeden, kendi fikri ve çalışması gibi sunmanın
çok büyük bir ahlaki zafiyet ve etik suç olduğunu bildiklerinden emin olduğumuzu ifade etmek
isteriz. Proje konusunun seçimi, işlenişi, yazılması, sunumu ve jüri değerlendirilmesi konularında
yararlı olabilecek genel bilgiler bu rehberde mevcuttur. Öğrencilerin, proje özetini, planını ve
raporunu hazırlarken yol gösterici uyarılara ve etik kurallara mutlaka uyması gerekir.
Bu proje rehberinin, yarışmaya katılacak öğrencilere ve onlara yardımcı olacak değerli
danışmanlara yararlı olacağını umar, ülkemizin geleceği olan gençlerimize çalışmalarında başarılar
dileriz.
TÜBİTAK
Bilim İnsanı Destek
Programları Başkanlığı
Araştırma Projesi Yarışması Niçin, Nerede ve Nasıl Düzenleniyor?
İnsanlar yaşadığı çevreyi, çevrenin içinde bulunduğu dünyayı, dünyanın içinde bulunduğu kâinatı merak
ederler. Çevrede bulunan canlılar ve bitkiler hakkında yaşadıkları sevindirici ve üzüntü veren olaylar
üzerinden bazı sorular sorarlar. Bir kısım insanlar ise çevresini hep meraklı bakışlar ile gözlemlerler.
Sonuç olarak, her insanın az veya çok çevresi ile ilişkili cevaplanması gereken soruları vardır. Bugün
gördüğümüz teknolojik seviyenin ve insanlığın ulaştığı refah seviyesinin nedeni bu sorulara verilen
başarılı cevaplardır. Bu sorular kıyamete kadar hep sorulacak ve er veya geç cevaplar bulunmaya
çalışılacaktır. İmkânsız gibi görünen pek çok teknolojik cihaz yine çevremizdeki gözlemlerden esinlenerek
geliştirilmiştir. İnsanlar merak ettikleri soruların cevaplarını yine çevresinde bulabilmişlerdir. İnsanlar
kâinatta var olan sırları çözerek bilgilerini artırmışlar ve bu bilgilerini sorulan sorulara cevap vermek için
kullanmışlardır. Bu işe ömrünü adayan insanlara bilim insanı ismi verilmiştir. Bilim insanları çevreyle olan
gözlemlerinden elde ettikleri bilgilerini kanun, prensip ve denklemlerle yazılı hale getirmişlerdir. Bu kanun,
prensip ve denklemler ile Fizik, Kimya, Matematik, Biyoloji, Tarih, Sosyoloji, Coğrafya, Psikoloji gibi bilim
sahaları oluşmuştur. Elde edilen yazılı bilgiler birikerek literatürü (Kaynakları) oluşturmuştur. Daha sonra
gelen insanlar ise sorularına cevap ararken, ilk önce bu literatür bilgilerini öğrenmişler daha sonra ise bu
bilgiler üzerine yeni bilgiler ilave etmişlerdir. İnsanlar sorularına cevap ararken bazen teorik bilgilerden
(kanun ve denklemler), bazen deneysel çalışmalardan, bazen de gözlemlerden faydalanmışlardır. Bugün
artık sorular ve cevapları belirli bir disiplin dahilinde bilimsel çalışma olarak yürütülmektedir. Çok önceleri
çok az insan tarafından amatörce yürütülen çalışmalar bugün üniversiteler ve araştırma merkezlerindeki
ekiplerce profesyonelce yürütülmektedir. Teorik bilimlerdeki bilgileri uygulamaya döken ve bu suretle
teknolojik gelişmeyi sağlayan mühendislik bilimleri, gizli ve açık tüm kaynakları analiz ederek siyasi,
sosyal ve tarihi projeksiyon yapan sosyal bilimler gelişmiş ülkelerin başarılı oldukları sahalardır. Hiç
şüphesiz ki bilimsel çalışmaların merkezinde insan vardır. Bilgi tek başına onu değerlendirecek bir insan
olmadan anlam ifade etmez.
Bugün herhangi bir sosyal veya teknik problemin çözümü belirli bilimsel disiplinler dahilinde Araştırma
Projesi adı altında yürütülmektedir. Gelişmiş ülkelerde bazı kurumlar problemlerini ortaya koymakta,
üniversitelerdeki ve araştırma merkezlerinde ekipler ise bir araştırma projesi ile bu problemlere çözüm
üretmektir. Bazı kuruluşlar ürettikleri ürün hakkında kamuoyu yoklaması yapmakta, kendisine ulaşan
şikayetleri ciddiye almakta ve ürününü daha da geliştirmek için gayret göstermektedir. Bugün özel veya
resmi kurum ve kuruluşlarda en çok talep edilen husus araştırma ve bilimsel çalışmalar hususunda
kabiliyetli insandır. Bu proje yarışmasının amacı da Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu araştırmacı insan
potansiyelini ortaya çıkarmak, var olan potansiyeli harekete geçirmektir. Bilimsel çalışma ve araştırma
noktasında meraklı gençlerimize bir platform oluşturmaktır.
Bu yarışma tüm Türkiye ölçeğinde yapılmaktadır. Türkiye yarışma için 12 bölgeye ayrılmıştır. Her bölge
için bir il, merkez olarak seçilmiştir. Her bölgeye il merkezinden iki öğretim üyesi, TÜBİTAK tarafından
yarışmalardan sorumlu Bölge Koordinatörü ve Bölge Koordinatör Yardımcısı olarak görevlendirilmiştir.
Adana, Ankara, Bursa, Erzurum, Konya, İstanbul Asya, İstanbul Avrupa, İzmir, Kayseri, Malatya, Samsun
ve Van bölge merkezi illerdir. İllerin bölgelere dağılımları aşağıdaki Şekil-1 de verilen haritada görülebilir.
Yarışma 8 bilim alanında düzenlenmektedir. Bu alanlar şunlardır:
1. Biyoloji
2. Değerler Eğitimi
3. Fizik
4. Kimya
5. Kodlama
6. Matematik
7. Tarih
8. Türkçe
Rehbere ulaşmak için tıklayınız