Reggio Emilia yaklaşımı, İtalya’da 1940’lı yıllarda ortaya çıkmış bir eğitim yaklaşımıdır. Bu yaklaşımın temelinde, öğrenmenin öğrencilerin merakı ve ilgisiyle başladığı düşüncesi yer almaktadır. Reggio Emilia yaklaşımına göre, çocuklar öğrenmek için merak duyarlar ve bu merakları, öğretmenlerin yönlendirmesiyle birlikte derinleştirilerek öğrenme süreci devam eder.
Reggio Emilia yaklaşımında, öğretmenler öğrencilerin merakını tetiklemek ve onların ilgi alanlarını keşfetmek için çeşitli araçlar ve materyaller kullanırlar. Bu materyaller, çocukların özgürce keşfetmeleri ve deney yapmaları için tasarlanmıştır. Öğrenciler, çeşitli materyallerle etkileşime girerek, düşünme ve problem çözme becerilerini geliştirirler.
Reggio Emilia yaklaşımı, öğrencilerin yaratıcılık, sanatsal ve sosyal becerilerinin geliştirilmesine de önem verir. Bu yaklaşıma göre, çocuklar sanat ve müzik gibi farklı alanlarda deneyim kazanarak, öğrenmeyi daha eğlenceli hale getirirler.
Reggio Emilia yaklaşımı, öğrencilerin özgürce öğrenmelerine izin verirken, öğretmenlerin de öğrencilerin öğrenme sürecini desteklemeleri için bir çerçeve sunar. Bu yaklaşım, öğrencilerin aktif katılımını teşvik eder ve onların öğrenme sürecinde daha fazla söz sahibi olmalarını sağlar.