Uyku, Uyku Arkadaşı ve Güvenli Bağlanma

Blog yazarı
Uzm. Psk. Dan. Nihan Diker Özarslan

Sevgili anne babalar,

Hamilelik sürecimin sonuna yaklaştığım bu dönemde doğal olarak bebeklik dönemi psikolojisiyle daha yakından ilgilendim. Uyku arkadaşı konusu da bu şekilde dikkatimi çekmiş oldu.

Son yıllarda enteresan bir şekilde bebek bakımı ve bebeklik dönemi psikolojisiyle ilgili yeni ve tuhaf akımlar bir anda ortaya çıkıp popüler oluyor (bu duruma yaşam koçu, şu koçu bu koçu ismiyle hiç bir psikoloji bilgisi olmayan insanların uzman kesilmesinin ve her işin uzmanı (!) sosyal medya fenomenlerinin büyük katkısı olduğunu düşünüyorum). Bu akımlar içinde oldukça sakıncalı bulduğum biri var ki o da uyku arkadaşı. Anne babaların akın akın uyku arkadaşı alıp çocuklarını bir nesneye bile isteye bağımlı hale getirdiklerini, üstelik bebeğin oyuncağı yüzüne kapatarak nefessiz kalması gibi tehlikeli bir olasılığa da kapı açtıklarını sıklıkla görüyor ve şok oluyorum.

Uyku arkadaşıyla elde edilmek istenen kazanım çocuğun hızlı ve rahat bir şekilde uykuya dalması ise bunun doğru yolu ne yazık ki yanına uyku arkadaşı diye basit bir oyuncak koyup gitmek kadar kolay değil ve olmamalı da, çünkü anne baba olmak özveri gerektiren bir iş.

Evet, maksat sağlıklı bir uyku süreci ise bebeklerin rahat bir şekilde uykuya geçmesini sağlayan birkaç faktör söz konusu. İlk olarak fizyolojik ihtiyaçlar (beslenme, tuvalet gibi) karşılanmış olmalı. Daha sonra çevresel koşullar gözetilmeli. Odanın ısısı optimal düzeyde mi, gürültüden arınık mı? Bunlarda bir sorun yok ve bebek yine de uyumakta direniyorsa o zaman psikolojik faktörlere odaklanmak gerek. Bebeğiniz size güvenli bir şekilde bağlanmışsa uyku konusu (diş çıkarma veya hastalık dönemleri gibi özel durumlar dışında) ciddi bir problem olmaktan büyük olasılıkla çıkacaktır.

Peki bebeğiniz nasıl güvenli bağlanır?

* Mümkün olduğunca ulaşılabilir olmalısınız. Yani bebek ağladığında, sizi istediğinde yanında olabilmelisiniz. Eğer iş gibi sebeplerle olamıyorsanız eve döndüğünüzde bebekle yeterince vakit geçirdikten ve ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra başka işlerle meşgul olmaya başlamalısınız. Ayrıca bebeğin siz yokken bakım veren kişiyi bir süre sizle birlikte görüp alışmasını sağlamanız yararlı olacaktır.

* Evden çıkarken hiç bir zaman yalan söylemek, o başka bir şeyle meşgulken gizlice çıkmak gibi yöntemlere başvurmamalı, anlayacak yaşta olsa da olmasa da gözlerine bakarak gerekli açıklamayı yapıp çıkmalısınız.

* Bebeğiniz uykudan uyandığında gözlerinin içine bakmalı ve mutlaka gülümsemelisiniz.

* Kucağa alışmasın mantığıyla ağlayan bebeği kucağa almamak çok büyük bir hata olup güvenli bağlanma sorununa davetiyedir. Bebeğiniz ağlıyorsa güler yüzle onu kucağınıza almalı, mümkünse teninize temasını sağlamalısınız.

Özellikle yaşamın ilk 2 yılı güvenli bağlanma açısından büyük önem taşır. Bu dönemde bahsettiğimiz durumlara dikkat ederek bebeğinizin size güvenli bağlanmasını sağlayabilir, böylece hem tüm hayatınız boyunca devam edecek güvenli, sağlıklı, olumlu bir ilişkinin temellerini atabilir hem de bebeğinizin rahat ve sakin bir şekilde uykuya geçişini sağlayabilirsiniz.

Önerilerimin tüm anne baba ve çocuklar  için faydalı olmasını ve psikolojilyle ilgili konuların artık uzmanlarına bırakılmasını diliyorum. Mutlulukla kalın  🙂

Uzm. Psk. Dan. Nihan Diker Özarslan