Mili Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmelik taslağını yayınladı.
Aldığı her karar ile eğitim sistemimizi kökten değiştiren, eğitim çalışanlarının yılların birikimiyle elde ettiği özlük haklarını gasp eden Bakanlık, tüm öğretmen camiasına saldırı teşkil edecek bir girişime daha imza atmaya hazırlanmaktadır.
Yönetmelikle birlikte rotasyon adı altında, hizmet yılı ve mesleki deneyimi fazla 10 binlerce kıdemli öğretmen sistemden çıkarılarak emekliliğe zorlanacaktır. Daha önce 652 sayılı KHK’nin ucu açık maddelerine dayanarak zorunlu rotasyonu öğretmenlere karşı tehdit unsuru olarak kullanan Bakanlık, eğitimin acil çözüm bekleyen sorunları ile ilgilenmek yerine Torba yasayla yine aynı konuyu gündeme getirmiştir.
Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği Taslağının ilgili maddesi şu şekilde düzenlenmiştir:
“Öğretmenlerin aynı eğitim kurumunda azami çalışma süresi
MADDE 35- (1) Öğretmenler, aynı eğitim kurumunda en fazla toplam sekiz yıl görev yapabilir. Aynı eğitim kurumunda toplam sekiz yıl görev yapan öğretmenlerin atamaları, yapılacak duyuru üzerine bu sürenin dolduğu tarihin içinde bulunduğu ders yılının sona erdiği tarihten itibaren en fazla iki ay içinde aynı ilde alanlarında öğretmen ihtiyacı bulunan eğitim kurumlarına tercihleri doğrultusunda hizmet puanı üstünlüğüne göre yapılır. Tercihlerine atanamayanlar ile tercih yapmayanların atamaları ise aynı eğitim kurumundaki görev süresi en fazla olandan başlamak üzere alanlarında öğretmen ihtiyacı bulunan eğitim kurumlarına resen yapılır.
(2) Aynı eğitim kurumunda toplam sekiz yıllık görev süresini ders yılının dışında tamamlayan öğretmenlerin atamaları, sekiz yıllık görev süresini doldurdukları tarihi takip eden ders yılının sona erdiği tarih itibarıyla yapılır.
(3) Kadrolarının bulunduğu il içindeki eğitim kurumlarında alanlarında norm kadro açığı bulunmayan öğretmenlerin yer değiştirme işlemleri, aynı kapsamdaki bir sonraki atama dönemine kadar ertelenir.
(4) Sekiz yıllık görev süresinin hesabına; aynı eğitim kurumunda ikinci görev kapsamında yönetici olarak geçen görev süreleri hariç olmak üzere, yıllık izin, hastalık izni, aylıksız izin, vekalet, geçici görev ve benzeri nedenlerle fiilen yapılmayan öğretmenlik görevleri de dahil edilir.
(5) Adı değişen, dönüşen veya birleştirilen eğitim kurumlarında geçen sürelerin tamamı sekiz yıllık görev süresinin hesabında dikkate alınır.
(6) Birleştirilmiş sınıf uygulaması yapılan eğitim kurumlarında görev yapanlar hariç olmak üzere, alanı sınıf öğretmeni olan öğretmenlerden ara sınıflarda görev yapmakta iken aynı eğitim kurumunda sekiz yıllık görev süresini dolduranların başka eğitim kurumuna atamaları, aynı öğrencilerle devam etmeleri şartıyla 4’üncü sınıfı okuttukları ders yılının sona erdiği tarih itibarıyla yapılır.
(7) Bu maddeye göre yapılacak atamalarda, öğretmenlere en fazla 25 eğitim kurumu tercih etme hakkı verilir.
(8) Duyuruda; alanlar itibarıyla boş öğretmen kadroları, bu madde kapsamında ataması yapılacaklardan boşalacak muhtemel öğretmen kadroları, başvurunun yapılma şekli, başvuru yeri ve süresi ile diğer hususlara yer verilir.”
Öğretmenlerimizin isteği dışında rotasyona tabi tutulması sürgün anlamına gelmektedir ve Bakanlığın bu tür bir dayatma içine girmesi kabul edilemez. Bu uygulama ile kavimler göçünden sonraki en büyük göç yaşanacak ve büyük bir karmaşa ve mağduriyet oluşacaktır. Yüzbinlerce öğretmenimiz ailelerinden ayrılacak, aile bütünlükleri bozulacak buna bağlı olarak da iş verimleri düşecektir. Böyle bir rotasyon öğretmenlerimizi emekliliğe ve istifaya zorlamak demektir.
Yönetici görevlendirmelerinde tam bir kıyım gerçekleştiren Bakanlık, kendi ideolojik hedefleri ve yandaş sendikanın istekleri doğrultusunda kendi öğretmen sınıfını yaratacaktır.
Öğretmenleri zorunlu rotasyona tabi tutmak yerine, gönüllülük ve tercih esasına dayalı çözümler geliştirilmeli, hiç kimse kendi isteği dışında çalıştığı okuldan, çalışma arkadaşlarından ve öğrencilerinden zorla koparılmamalıdır.
Öte yandan, öğrenim özründen yer değiştirmeye izin vermeyen Bakanlığın, taslakta, doktora ve yüksek lisans yapan öğretmenlerin hizmet puanlarına ek puan verilmesini öngörmesi anlaşılır değildir. Taslak bu haliyle birbirini çürüten ve birbiriyle çelişen birçok madde içermektedir.
Eş durumu özür grubunda, öğretmenin kamu personeli olmayan eşinin aynı ilde 3 yıl kesintisiz sigortalı olması şartı atamaları kilitleyecek ve böylece aile bütünlüğü bozulacaktır. İşsizliğin had safhada olduğu, kayıt dışı sigortasız çalıştırmanın yaygın olduğu bugünkü şartlarda, 3 yıl kesintisiz sigortalı olmak çok mümkün görünmemektedir. Daha önceki yönetmelikteki süre olan 1 yıla tekrar indirilmelidir. Ayrıca, “öğretmenin eşinin de Bakanlıkta görev yapıyor olması halinde, daha fazla hizmet ihtiyacı duyulan yere” atamanın yapılacak olması örnek olarak eşlerden biri Antalya’da görev yapıyorken, diğerinin Hakkari’ye atanmasına neden olacaktır. Eş durumu özür grubu atamaları eşlerin tercihlerine göre değil, Bakanlığın tercihlerine göre yapılacaktır. Eğitim çalışanlarının yıllardır hizmet verdiği bir ilden başka bir ile zorunlu atanması aile düzenini bozacak, çocuklarının eğitim ve öğretimi kesintiye uğrayacaktır.
Yine taslağın 42. maddesinde, “İl içinde alanlarında ihtiyaç bulunmayanların atamaları, bulundukları ilde çalışılması gereken süre şartı aranmaksızın tercihleri doğrultusunda yer değiştirme döneminde il dışına yapılabilir” denilmekte, böylece il dışı rotasyonun da önü açılmaktadır.
Bakanlığı, eğitimde yaşanan sorunlara yeni sorunlar ekleyecek, eğitim emekçileri arasında karşıtlık yaratarak okullardaki çalışma barışını bozacak, yeni bir kargaşa ortamı yaratacak uygulamalardan derhal vazgeçmesi konusunda uyarıyoruz. Eğitim-İş olarak öğretmenin kazanılmış haklarına saldırı anlamına gelecek zorunlu rotasyon uygulamasına karşı iş bırakma dahil her türlü eyleme hazır olduğumuzu belirtiyor, eğitim iş kolundaki tüm sendikaları birlikte hareket etmeye çağırıyoruz.
MERKEZ YÖNETİM KURULU