Türk Eğitim Sen
07/02/2015 tarihli ve 29260 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Doçentlik Sınav Yönetmeliği’nin ‘‘Doçentlik Sınavı ’’başlıklı 6. Maddesinin 6. Fıkrası‘‘Değerlendirmeye esas alınan jüri raporları tamamlandığında, raporların birer örneği, eser incelemesi sonucuna ilişkin bildirim yazısıyla birlikte adaya gönderilir. Beş jüri üyesinden en az üçünün, adayı eser ve diğer faaliyetlerden başarılı bulması halinde, aday sınavın bu aşamasından başarılı sayılır ve sözlü sınava çağrılır. Başarısız bulunan aday ise jüri tarafından eksik bulunan eser ve faaliyetleri tamamlamak kaydıyla, en erken izleyen ikinci dönemde yeniden başvurabilir. Bu başvurusunda da başarısız bulunan aday, yine jüri tarafından eksik bulunan eser ve faaliyetleri tamamlamak kaydıyla, en erken izleyen ikinci dönemde yeniden başvurabilir. Eser incelemesi aşamasında üçüncü kez de başarısız bulunan aday, ancak en erken izleyen üçüncü dönemde yeniden başvurabilir.’’ , 20. Fıkrası ‘‘ Eser incelemesinde başarılı olmasına rağmen birinci, ikinci veya üçüncü sözlü sınavda başarısız olan veya başarısız sayılan aday, her defasında en erken izleyen ikinci sınav döneminde sözlü sınav için yeniden başvurabilir. Üçüncü kez sözlü sınavdan başarısız bulunan aday için salt çoğunluğu sağlayacak sayıda üyenin değiştirilmesi şartıyla yeni bir jüri oluşturulur.’’ şeklindedir.
Türk Eğitim-Sen olarak Doçentlik Sınav Yönetmeliği’nin 6. Maddesinin 6. Fıkrasının 3. Cümlesinde yer alan “…en erken izleyen ikinci dönemde…” İbaresi ile 4. Cümlesinde yer alan “…en erken izleyen ikinci dönemde…” İbaresinin , 5. Cümlesinde yer alan “…en erken izleyen üçüncü dönemde…” İbaresi ile yine 6. Maddesinin 20. fıkrasında yer alan “en erken izleyen ikinci sınav döneminde” ibarelerinin yürütmesinin durdurulması ve devamında iptali istemiyle açtığımız davada ; Danıştay 8. Dairesi’nin 2015/4063 E. sayılı ve 12.10.2015 tarihli kararı ile ,eser incelemesi veya sözlü sınav aşamalarında başarısız sayılan adayların yeniden başvuruda bulunabilmeleri için ciddi zaman sınırlamasıyla karşı karşıya kalmalarına sebebiyet veren bu yönetmeliğin, bahsi geçen ibarelerinin yürütmesinin durdurulmasına karar verilmiştir.
Kararın gerekçesi ‘‘…………Doçentlik Sınav Yönetmeliğinin Yükseköğretim Kurulu tarafından çıkarılması ve Yönetmelik hükümlerinin yürütülmesi yetkisinin de Yükseköğretim Kurulu Başkanında olduğu hesaba katıldığında ayrı bir tüzel kişiliği olan Üniversitelerarası Kurulun bu Yönetmelikle bağlı yetki içerisinde tutulması yetki kurallarına ve hukuka uygun olmayacaktır. Her ne kadar doçentlik sınavı ile ilgili 2547 sayılı yasada Yükseköğretim Kuruluna verilen yetki genel bir yetki olsa da, Üniversitelerarası Kurul’un görev ve yetkilerini belirleyen özel ve yasal düzenlemeler karşısında Yükseköğretim Kurulunun anılan alanda (başarısız olan adayların hangi dönemlerde başvurabileceği) düzenleme yapılabileceğinin kabulü mümkün değildir. Diğer yandan Üniversitelerarası Kurulun dava konusu yönetmeliğe olumlu görüş vermesiyle Kanunda geçen bu yetkiden feragat etmesi düşünülemeyeceği gibi bu yetkinin devri için de açık bir yasal düzenleme gerektiği de tartışmasızdır.’’ şeklindedir.