ÇAĞIMIZIN EĞİTİME “STEM” İ NEDİR?

Dr. Zehra TOPAL ALTINDİŞ
Dr. Zehra TOPAL ALTINDİŞ BİLSEM Uzman Öğretmen

ÇAĞIMIZIN EĞİTİME “STEM” İ NEDİR?

Son yıllarda ülkemizde yıldızı parlayan bir terim; STEM. Peki, STEM Eğitimi ne işe yarar? STEM neden gereklidir?  Önce kısaca bir tanımına bakalım… STEM; Science (Fen), Technology (Teknoloji), Engineering (Mühendislik) ve Math (Matematik) alan adlarının kısaltılmasıyla oluşan ve ülkemizde son zamanlarda dikkat çeken yeni bir öğretim modelidir/ eğitim yaklaşımıdır. İngilizce “kök” anlamına gelen bu kelime, eğitim literatürümüzde oldukça hızlı bir yayılım göstermektedir.

Gelelim “STEM” in neden gerekli ve önemli olduğuna… 21. yüzyıl insanından ne beklenmektedir? Hangi özelliklere sahip bireyler olması hedeflenmektedir? Önce, nasıl bir insan modeli; sonra, bunu gerçekleştirmek için nasıl bir yöntem?, sorularına cevap verilmelidir. Bunu ne kadar başarabildiğimizi de uluslararası geçerliliğe sahip verilerle ortaya koymak istiyorum.

Kısa adı OECD olan Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı tarafından eğitim sistemlerini değerlendirmek amacıyla geliştirilen PISA (The Programme for International Student Assessment) Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı sonuçları “STEM” in eğitim modelimiz içinde neden yer alması gerektiği konusunda somut gerekçeler sunmaktadır. PISA, 15 yaş grubu öğrencilerin okulda öğrendiği bilgi ve becerileri günlük yaşamda kullanabilme becerisini ölçmesinin yanında; temel olarak fen, matematik ve okuma becerileri alanlarında öğrencilerin becerilerini değerlendiren bir sınavdır.(http://pisa.meb.gov.tr/wp-content/uploads/ 2014/11/ PISA2015_ UlusalRapor.pdf).

2012 PISA sonuçlarında, Türkiye’nin her üç alanda ortalama puanı, OECD ülkelerinin ortalama puanının altında yer almaktadır. Fen ve Matematik alanında OECD ülkeleri arasında son sırada, okuma alanında ise sondan ikinci sırada olması endişe vericidir (Aybat, 2017).

Her üç yılda bir yapılan PISA’ nın 2015 yılında yapılan test sonuçlarının, 2012 yılındakinden de düşük olması eğitim sistemimizde tercih edilen yöntemlerin ciddi anlamda sorgulanması gerektiğini göstermektedir. 5 Aralık 2016′ da 35’i OECD üyesi olmak üzere 72 ülke ve ekonomideki yaklaşık 29 milyon öğrenciyi temsilen 540 bine yakın öğrencinin girdiği PISA 2015 raporunda Türkiye’ nin fen okuryazarlığı alanında ortalamanın altında kaldığı anlaşılmaktadır. Bu alanda en yüksek puana sahip ülkeler; Singapur, Japonya, Estonya vb. Asya ülkeleridir(http://pisa.meb.gov.tr/wp-content/uploads/2014/11/PISA2015_ UlusalRapor .pdf).

Ülkemizin 2006-2015 yılları arasındaki PISA puan durumunu gösteren tablodur.

 

Bu sınavda fen okuryazarlığı alanına yönelik 2. düzey sorular da bile zorlanan öğrencilerimizin 6. düzeydeki soruları cevaplayabildiklerini düşünmek son derece iyimser olacaktır. Acı gerçek sonuçlar ile karşımıza çıkmaktadır. Bu sınavdaki soruların zorluğunu gerçek hayatta karşılaşılan problemlerle karşılaştırdığımızda basit kaldığını çalışma hayatına atılanlar fark etmektedir. Gerçek hayatta onları(öğrencileri) neler beklemektedir? Farklı bilgi kaynaklarını ayrıştırıp sentezleyebilmeleri, gerektiğinde bunlar arasında bağlantılar kurabilmeleri beklenecektir. Bunun yanında, gözlemlerini, bilgi birikimlerini, yorumlarını ve muhakemelerini kendilerince formüle ederek, başkalarını ikna ederek aktarmaları beklenecektir. Ancak 15 yaşındaki öğrencilerimizin büyük çoğunluğu bu becerilere sahip değildir.

Ülkemizde STEM alanlarında yetişen yeterli sayıda kalifiye çalışan olmaması; üretimde, tasarımda, inovasyonda, bilimde hatta ve hatta güzel sanatlar alanında küresel rekabete girecek düzeye ulaşma noktasında kat edecek yolumuzun olduğunu göstermektedir.

John Dewey’ in çok sevdiğim bir sözünü paylaşmadan geçemeyeceğim. “Bugünün çocuklarını dünün yöntemleri ile eğitirsek, yarınlarından çalarız.” Eğitimde kullanılan yöntemler bugünün şartlarına ne kadar uygun? Geleceğimizi yapılandırırken yeni yaklaşımlara kulak vermeliyiz. İşte bu yüzden, eğitimimizin STEM’ e ihtiyacı vardır.

Peki, değerli eğitimciler ve sevgili öğrenciler sizin eğitimdeki “STEM” iniz ne?