Bu Yıldan Dileğim

Itır Ağırdemir

Köy yerlerine bir tepe varmış. Mermer taşlarının göründüğü. Her sabah köy de yaşayanlar uyanıp camı açtığında ya da akşam yorgun argın eve geldiğinde perdeleri kapatırken hep görürlermiş bu tepeyi. Bir gün gideceğin bir yer olarak düşünürlermiş. Bunu duyduğumda kendi kendime düşündüm büyük şehirlerde ki insanların ölümsüz gibi yaşamalarının sebebi bu olsa gerek. Ne kadar unutmuşuz bir gün tüm o uğruna yaşadığımız işlerin biteceğini, bütün o zaman ayıramadığımız insanların da bir gün o tepede yerlerini alacaklarını ve her şeyden önce derin bir nefes alıp bir gün bu ciğerlerin son bir nefes için dolup taştığında, o son nefeste bizi terk edip gittiğinde o tepe de bizim de bir yerimizin olacağı gerçeğini. Ben de o insanlardan biriyim. Uzun zaman oldu bir şeyler yazmayalı o kadar kaptırmışım ki kendimi yaşamaya o kadar ciddiye almışım ki yaşamayı. Sanki yaptığım bütün işler benden çok daha önemliymiş gibi yapamadığım her işin sonunda dünyanın sonu gelecekmiş gibi stres olup kendimi yıpratmışım ki.

Kendi kendime düşünüyorum yaptıklarımı yapmak istediklerimi. Uzun bir yol var önümde ne zaman biteceğini bilmediğim. Kendi ellerimle her bir taşını kendim koyarak oluşturduğum bir yol. Oturup düşünüyorum neden yürümek yerine o yolda duruyorum diye. Yürümeye mi cesaretim yok yoksa yol mu sağlam değil. Nedir beni bu yolda yürümekten alıkoyan. Sonra fark ediyorum ki kaçıncı saniyede hangi taşta olacağımı planlı olan bir yolda kim yürümek ister ki. Ya planladığım gibi olmazsa yapılacaklar listem de her işim yapılmazsa ben ne yaparım. Şimdi yaptığım gibi oturup bir çay içerim çok demli olanlardan sonra da koşarım o yolda olmaz mı? Hayatta hata yapmaktan korkarak yaşamaktansa hata yapmak daha iyi değil mi?

Bu güzel kış ayında çıkan güzel filmleri izlemek, sıcacık çay ile beraber battaniyeye sarılıp kitap okumak gibisi mi var? Ben soğuk havaları da çok severim. Soğuk insanı kendine getirir. O atkının altında usulca içine sızan soğuk hava ensenden bütün vücuduna yayılır ve seni sarsar. Hem sıcak sevenler içinde çok güzel kazakların olduğu bir mevsim bu kış. Yürümek lazım sokağa çıkıp. Durduk yere bir yere gidip plan yapmamak lazım. Yapmak zorundayım deyip kendimizi boğarak yaptığımız işler yerine biraz bunları da yapmak lazım.

Bu Yıldan Dileğim

Bu yazıdan kendim ile ilgili anladım ki kendime zaman ayırmaya nefes almaya ihtiyacım var. Belki sizin de vardır bu yazıyı okuduktan sonra camdan dışarı bakasınız iyi gelir belki biraz o dört duvarın dışının da var olduğunu bilmek. Bir de fark ettim ki çayı çok sevdiğimi fazla belli etmişim. Yani benden sizlere söylemesi bugünü, bu kışı, bu yılı bir daha yaşamayacağız. Sizinle sohbet etmek isteyen insanlar sizin konuşmak istediğiniz o insanlar bir gün olmayacaklar. Kendinize kalıplar koyup onlara uymaya zorlamak kendinize planlar yapıp kendinizi hareketsiz kılmaktansa. Arada bırakın her şeyi ve rüzgârı takip edin. “Çevremizdeki insanlara, yapmak istediklerimize en çokta kendimize biraz zaman kalması.” Sizin için yaklaşan yılbaşından dileğim bu olacak.