İLKÖĞRETİM OKULU ÖĞRENCİLERİNE YÖNELİK MATEMATİK VE FEN BİLİMLERİ PROJE ÇALIŞMASI
Bu Benim Eserim Matematik ve Fen Bilimleri Proje Yarışması
PROJE ADI: ASİT YAĞMURLARININ BİTKİLERİN YAPRAK GENİŞLİĞİYLE İLİŞKİSİ
PROJE AMACI: ASİT YAĞMURLARININ CANLILAR ÜZERİNDE ETKİSİNİ İSPATLAMAK,ÇEVREYE DUYARLI BİR BİREY OLARAK ASİT YAĞMURLARININ OLUŞUMUNU ENGELLEMEK İÇİN ÜZERİMİZE DÜŞEN GÖREVLERİ BİLMEK
PROJENİN HEDEFLERİ:
1. ZEHİRLİ GAZLARIN SU BUHARI İLE BİRLEŞEREK ASİT YAĞMURLARINI OLUŞTURDUĞUNU BİLMEK
2. ASİT YAĞMURLARININ CANLILARA VERDİĞİ ZARARLARI FARKETMEK
ARAÇ VE GEREÇLER
– KAUÇUK (FICUS ELASTICA)
– MTÜLATED SPIRATE(ODUN RUHU)
– KAKTÜS (CACTACEA)
– %20 ORANINDA SULANDIRILMIŞ H2SO4 ÇÖZELTİSİ
– SPREY SIKICI
– CETVEL
PROJE ÇALIŞMALARI SIRASINDA GERÇEKLEŞTİRİLEN FAALİYETLER:
1. ASİT YAĞMURLARININ OLUŞUMUNA NEDEN OLABİLECEK GAZLARI ARAŞTIRDIM.
2. AYNI ZAMANDA TOPRAĞA DİKİLMİŞ 3 ÇEŞİT TOPLAM 6 BİTKİ ELDE ETTİM.
3. HER AKŞAM 7-8 ARASINDA AYNI ORTAMDA BÜYÜYEN BİTKİLERİN YAPRAKLARINA DAHA ÖNCE HAZIRLADIĞIM ASİTLİ SUYU SIKTIM.
4. DİĞER ARKADAŞIM DA AYNI ORTAMDA 6 FARKLI KAPTA FASULYE ÇİMLENDİRDİ.
5. FASULYERLERİN 2 SİNİ ÇİMLENDİRİRKEN ASİTLİ SU KULLANDI.DİĞERLERİNİ NORMAL SU İLE ÇİMLENDİRDİ.
6. FASULYE ÇİMLENMELERİ BİTİNCE NORMAL SU İLE ÇİMLENDİRİLEN FASULYELERDEN 2 SİNE VE ASİTLİ SU İLE ÇİMLENDİRİLEN 2 FASULYENİN YAPRAKLARINA ASİT SULU SPREY SIKILARAK GÖZLEMLER KAYDEDİLECEKTİR.
KULLANILAN YÖNTEMLER:
ARAŞTIRMA,KONTROLLÜ DENEY
SONUÇLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:
HAVA KİRLİLİĞİ, IŞINLARIN YERE ULAŞMASINI VE ATMOSFERE YAYILMASINA DA ENGELLEYEREK İKLİM ÜZERİNDE OLUMSUZ ETKİ YAPMAKTADIR.ASİT YAĞIŞLARI YAPRAKLARDAKİ KLOROFİLİN BOZULMASINA VE BİTKİNİN SARARIP KURUMASINA NEDEN OLMAKTADIR. ASİT YAĞIŞLARININ ETKİLERİNİ GÖREBİLMEK İÇİN İKİ AŞAMADAN OLUŞAN DENEYLER DÜZENLENMİŞTİR. BİRİNCİ AŞAMADA 3 SAKSIYA YAPRAK GENİŞLİĞİ FARKLI 6 BİTKİ,
İKİNCİ AŞAMADA 6 SAKSIYA DA AYNI AĞIRLIKTAKİ FASULYE TOHUMLARI EKİLDİ.
ÇALIŞMALARIMIZDA KULLANILMAK ÜZERE, %20 LİK SÜLFİRİK ASİDİN PH INI ÖĞRETMENİM 4 OLARAK HESAPLADI.
-30 GÜN SONUNDA BİTKİLERİN YAPRAKLARINDAKİ DEĞİŞİMİ VE BÜYÜME ORANINI KIYASLADIM.
-ÇİMLENEN FASULYELERİN ÇİMLENME SÜRELERİ VE OLUŞAN FASULYELERİN ASİTLİ SPREYE MARUZ KALDIKTAN SONRAKİ GELİŞİMLERİNİ KAYDEDEREK KIYASLADIM.
ULAŞILAN SONUÇLAR:
PROJEMİZ SONUCUNDA İNCE VE İĞNE YAPRAKLI BİTKİNİN DAHA ÇOK ZARAR GÖRDÜĞÜNÜ TESPİT ETTİM.ÇALIŞMAMIZ HALA DEVAM ETMEKTEDİR.
YAPRAKLARI ASİTE MARUZ KALAN BİTKİLER
BİTKİ ADI KAUÇUK ODUN RUHU KAKTÜS
TARİH
15.12.2010 10 cm 22 cm 5 cm
22.12.2010 10.1 cm 22.1 cm 5 cm
03.01.2011 10.1 cm 22.1 cm 5 cm
10.01.2011 10.1 cm 22.1 cm 5.1 cm
17.01.2011 10.2 cm 22.1 cm 5.1 cm
24.01.2011 10.2 cm 22.1 cm 5.1 cm
YAPRAKLARI NORMAL SUYA MARUZ KALAN BİTKİLER
BİTKİ ADI KAUÇUK ODUN RUHU KAKTÜS
TARİH
15.12.2010 13 cm 25 cm 4 cm
22.12.2010 13.1 cm 25.2 cm 4 cm
03.01.2011 13.2 cm 25.3 cm 4 cm
10.01.2011 13.4 cm 25.3cm 4.1 cm
17.01.2011 13.4 cm 25.4 cm 4.1 cm
24.01.2011 13.6 cm 25.4 cm 4.2 cm
ÇİMLENME SÜRELERİNDE GÖRÜLEN FARKLILIKLAR
ASİTLİ SUYLA ASİTLİ SUYLA ASİTLİ SUYLA NORMAL SUYLA NORMAL SUYLA NORMAL SUYLA
ÇİMLENDİRİLEN ÇİMLENDİRİLEN ÇİMLENDİRİLEN ÇİMLENDİRİLEN ÇİMLENDİRİLEN ÇİMLENDİRİLEN
F.TOHUMU-1 F.TOHUMU-1 F.TOHUMU-1 F.TOHUMU-2 F.TOHUMU-3 F.TOHUMU-4 15.12.2010 ÇİMLENME YOK ÇİMLENMEYOK ÇİMLENME VAR ÇİMLENMEVAR ÇİMLENME VAR ÇİMLENME VAR
22.12.2010 ÇİMLENME YOK ÇİMLENME YOK ÇİMLENME VAR ÇİMLENMEVAR ÇİMLENME VAR ÇİMLENME VAR
03.01.2011 ÇİMLENME VAR ÇİMLENMEVAR ÇİMLENME VAR ÇİMLENMEVAR ÇİMLENME VAR ÇİMLENME VAR
10.01.2011 ÇİMLENMEVAR ÇİMLENME VAR ÇİMLENME VAR ÇİMLENMEVAR ÇİMLENME VAR ÇİMLENME VAR
17.01.2011 ÇİMLENMEVAR ÇİMLENME VAR ÇİMLENME VAR ÇİMLENMEVAR ÇİMLENME VAR ÇİMLENME VAR
• NORMAL SU :ODA SICAKLIĞINDA, ORTALAMA 8 GÜNDE ÇİMLENME GERÇEKLEŞTİ.
• ASİTLİ SU: ÇİMLENME 10 GÜNDE GERÇEKLEŞTİ.BÜYÜME DİĞERLERİNE GÖRE DAHA YAVAŞ OLDU.
ASİT YAĞMURLARI KÜKÜRT VE AZOT DİOKSİTLERİN ATMOSFERDEKİ NEMLE BİRLEŞEREK SÜLFÜRİK VE NİTRİK ASİTLİ YAĞMUR, KAR YA DA DOLU OLUŞTURMASI BİÇİMİNDE KİRLİLİĞE YOL AÇMASIDIR. BU TÜR YAĞMURDA TANECİKLER SİSTE ASILI OLARAK SÜSPANSİYON OLUŞTURABİLİR YA DA EN KURU HALDE BİRİKEBİLİRLER.
ASİT YAĞMURLARININ VERDİĞİ İLERİ SÜRÜLEN ZARARIN BİR BÖLÜMÜNÜN ASLINDA BAZI DOĞAL NEDENLERDEN KAYNAKLANDIĞI YAPILAN ARAŞTIRMALAR SONUCUNDA ANLAŞILMIŞSA DA, PETROL VE KÖMÜR YANMASINDAN OLUŞAN KÜKÜRT DİOKSİT İLE OTOMOBİL MOTORLARINDAN ÇIKAN AZOT OKSİDİN, ASİT YAĞMURU SORUNUNU BÜYÜK ÖLÇÜDE ŞİDDETLENDİRDİĞİ KESİNDİR.
GÖRÜLDÜĞÜ GİBİ HAVA DOĞAL VE YAPAY ETMENLERCE KİRLETİLMEKTEDİR. YAPAY ETMENLERİN TEMELİNDE İNSAN BULUNMAKTADIR. FABRİKADAN, EVLERDEN VE ARAÇLARDAN ÇIKAN DUMANLAR TARAFINDAN ATMOSFER DURMADAN KİRLENMEKTEDİR. BU KİRLİLİK DOĞRUDAN OLDUĞU GİBİ ASİT YAĞMURLARI YOLUYLA DA BİTKİYE, İNSANA, SUYA, TOPRAĞA VE TAŞA ETKİ ETMEKTEDİR.
TERMİK SANTRALLERDE, ISITMADA VE ENDÜSTRİ KURUMLARINDA KULLANILAN KÖMÜR ATMOSFERE KÜL (KADMİYUM, ARÇELİK, KURŞUN) CO2 VE SO2 YAYMAKTADIR. DÜNYADA OLDUĞU GİBİ TÜRKİYE’DE KÖMÜR VE PETROL TÜKETİMİ GİDEREK ARTMAKTADIR. ARTAN TAŞIT SAYISI DA PETROL TÜKETİMİNİ DOLAYISIYLA ATMOSFERDEKİ KARBON MONOKSİT GAZINI YÜKSELTMEKTEDİR. YANARDAĞLAR DA HAVADAKİ SO2 VE CO2 GİBİ GAZLARIN MİKTARINI ARTTIRMAKTADIR. BU GAZLAR HAVADAKİ SU BUHARI İLE BİRLEŞİRLER.
H2O+SO2 ______ H2SO4 (SÜLFİRİKASİT) VE
H2O+NO2 ______ HNO3 (NİTRİK ASİT) OLARAK YERE DÜŞERLER.
ASİT YAĞMURLARININ ÇEVRE ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
ASİT YAĞMURU TOPRAĞIN KİMYASAL YAPISINI VE BİYOLOJİK KOŞULLARINI ETKİLEMEKTEDİR. TOPRAĞIN YAPISINDA BULUNAN KALSİYUM, MAGNEZYUM GİBİ ELEMENTLERİ YIKAYARAK TABAN SUYUNA TAŞIMAKTA, TOPRAĞIN ZAYIFLAMASINA VE ZİRAİ VERİMİN DÜŞMESİNE NEDEN OLMAKTADIR. TOPRAĞIN ASİTLEŞMESİNE EN ÇOK KATKIDA BULUNAN MADDELER, ATMOSFERDE BİRİKME SONUCU TOPRAĞA GEÇEN KÜKÜRT BİLEŞİKLERİDİR. AZOT BİLEŞİKLERİ İSE BİTKİLERİN ÖZÜMSEYECEĞİ MİKTARDAN FAZLA OLDUĞU ZAMAN TOPRAĞIN ASİTLEŞMESİNDE ROL OYNAMAKTADIR. ASİTLEŞMENİN ÇEVRE ÜZERİNDE DOLAYLI OLMAKLA BİRLİKTE YİNE ÇOK ÖNEMLİ ETKİLERİNDEN BİRİ DE, ENDÜSTRİYEL FAALİYETLER SONUCU OLUŞAN ASİT NEMİDİR. TOPRAĞA YA DA GÖL YATAKLARINA İNMİŞ CİVA, KADMİYUM YA DA ALÜMİNYUM GİBİ ZEHİRLİ MADDELERLE TEPKİMEYE GİREBİLMEKTE VE NORMAL KOŞULLAR ALTINDA ÇÖZÜNMEZ SAYILAN BU MADDELER, ASİDİK NEMLE TEPKİMENİN SONUCUNDA, BESİN ZİNCİRİ YA DA İÇME SUYU YOLUYLA BİTKİ, HAYVAN VE İNSANA ULAŞIP TOKSİK ETKİLER YARATMAKTADIR. AĞAÇ KÖKLERİNİN BESİN TOPLAMA YETENEĞİNİN BOZULMASININ SORUMLUSU DA GENE ASİTLEŞME SONUCUNDA TOPRAKTA HAREKETE GEÇEN ALÜMİNYUMDUR. BÜYÜK ŞEHİRLERİN ÇOĞUNDA İNSAN YAPISI BİNA VE ANITLARA ASİT YAĞMURLARININ YAPTIĞI ZARARIN GÖSTERGESİ ÇOKTUR. TARİHİ YAPILAR, BİNALAR, AÇIK RENKLİ YÜZEYLER, BOYA KAPLAMALAR VE BAZI PLASTİKLER, SÜLFÜRDİOKSİT VE YAĞIŞIN SULANDIRDIĞI BU ASİTTEN DOLAYI BOZULMA GÖSTERİR.
ASİT YAĞMURLARININ İNSAN SAĞLIĞI ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
TEMMUZ 1984’ DE BERLİN’ DE DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ’ NÜN (WHO) AVRUPA BÖLGESEL TOPLANTISINDA ÇEŞİTLİ GRUPLAR TARAFINDAN SUNULAN ARAŞTIRMALAR ASİT YAĞMURLARININ İNSAN SAĞLIĞI ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ KONUSUNDA İLGİNÇ SONUÇLAR AÇIĞA ÇIKMIŞTIR. BU ARAŞTIRMALARIN SONUCU OLARAK ASİT DEPOLANMASININ İNSAN SAĞLIĞI ÜZERİNDE DOLAYLI VE DOLAYSIZ OLMAK ÜZERE 2 TÜR ETKİSİ BELİRLENMİŞTİR. BU GÜNE KADAR YAPILAN ARAŞTIRMALAR HENÜZ ASİT DEPOLANMASININ İNSANLAR ÜZERİNDE DOLAYSIZ BİR ETKİSİNİ BELİRLEYEMEMİŞTİR. BUNUNLA BERABER DERİ, GÖZ VE SOLUNUM SİSTEMİNDEKİ DİREKT ETKİLERİ DİKKAT ÇEKİCİDİR. PH 4.6’ YA KADAR ASİTLENMİŞ GÖL SULARINDA İNSAN VE TAVŞAN DENEKLERİ ÜZERİNDE YAPILAN ARAŞTIRMALARDA BELİRLİ BİR TAKIM ETKİLER BELİRLENMİŞ, PH’ IN 4 TEN DÜŞÜK OLDUĞU DEĞERLERDE GÖZDE TAHRİŞ VE KIZARIKLIK OLUŞMUŞTUR. ASİDİK ZERRECİKLER GENELLİKLE SÜLFÜRDİOKSİT VE NİTRİKOKSİTLERİN ATMOSFERDEKİ DİSPERSİYONU İLE OLUŞUR. SONUÇTA OLUŞAN NİTRİK VE SÜLFÜRİK ASİT DİĞER PARTİKÜLLER (TOZ, İS, KURUM, DUMAN VS) ÜZERİNE YAPIŞIR. BU PARTİKÜLLERİN DİREKT OLARAK SOLUNMASI BU ASİDİK YAPILARIN DOĞRUDAN AKCİĞERLERE KADAR GİTMESİNE NEDEN OLMAKTADIR. BU ASİDİK YAPIDAKİ TOZLAR VE GAZLAR NEMLİ VE SICAK AKCİĞER ALUEOLLERİNDE KİMYASAL OLARAK KANA GEÇEBİLİRLER. ASİT YAĞMURLARININ İNSANLAR ÜZERİNDEKİ DOLAYLI ETKİLERİ YÜZEY VE İÇME SULARI, YER ALTI SULARI, TOPRAK, AĞIR ****LLER, BİTKİLER VE BALIKLAR ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNE BAĞLI OLARAK BU UNSURLARIN KULLANILMASI SONUCUNDA UZUN VADEDE İNSAN BÜNYESİNDE ASİDİK DEPOLANMAYA NEDEN OLUR.
EMİSYONLARIN İNSAN SAĞLIĞI ÜZERİNE ETKİLERİ
FOSİL KÖKENLİ YAKIT KULLANAN ENERJİ ÜRETİM TESİSLERİNDEN KAYNAKLANAN HAVA KİRLİLİĞİNİN “İNSAN SAĞLIĞINA ETKİLERİ” AŞAĞIDAKİ BAŞLIKLAR ALTINDA TOPLANMAKTADIR:
1. AKCİĞER KANSERİ
2. BRONŞİT
3. KRONEL BRONŞİT
4. RAŞİTİZM
5. EKLEM ROMATİZMASI
6. KALP HASTALIKLARI
7. GÖZ YANMALARI
8. NEFES DARLIĞI
9. ÇEŞİTLİ TOZLARIN VÜCUTTAKİ BİRİKİMİNDEN DOĞAN İŞTAHSIZLIK VE NETİCESİNDE, VÜCUDUN ZAYIF DÜŞEREK ZAFİYETE UĞRAMASI VE HASTALIĞIN VÜCUDUN DİRENCİNİ ZAYIFLATMASI
10. KİRLİ HAVANIN ALTINDA YAŞAYAN İNSANLARDA AŞIRI DERECEDE İHTİYARLAMA BELİRTİLERİ GÖRÜLMESİ
11. ROMATİZMA
12. HAVA KİRLİLİĞİ İÇİNDE YAŞAN İNSANLARDA CİNSİYET BOZUKLUĞU BAŞLAMASI
13. SUÇ İŞLEME ORANINDA ARTIŞ, SİNİRLİLİK, RUHSAL BOZUKLUKLAR VB.
14. KAN ZEHİRLENMESİ BAŞLAR. HAMİLE KADINLARDA DAHA ÇABUK GÖZÜKÜR. HAMİLE OLDUĞU İÇİN ZEHİRLENME ORANI YÜKSEKTİR. ERKEKLERE ORANLA DAHA FAZLADIR. HAMİLE KADINLAR DÜŞÜK YAPABİLİR
15. ÇEŞİTLİ TOZLARIN DERİ DOKUSUNUN ÜZERİNDEKİ DELİKLERİ TERLE BİRLEŞİP KAPAMASIYLA DERİ SOLUNUMUNA MANİ OLMASI (HAVA KİRLİLİĞİNDEN DOLAYI VÜCUTTA SOLUNUM ZORLUĞU BAŞLAR).
SO2, PM VE ASİT AEROSOLLERİNİN SAĞLIK ÜZERİNE ETKİLERİ
KÜKÜRT DİOKSİT, PARTİKÜLER MADDE VE ASİT AEROSOLLERİ DO ĞRUDAN DOĞRUYA SOLUNUM YOLLARINI ETKİLERLER. KÜKÜRT DİOKSİT VE ATMOSFERDEKİ ÜRÜNLERİ İRRİTAN ETKİ GÖSTERİRLER. SOLUNAN YÜKSEK KONSANTRASYONDAKİ KÜKÜRT DİOKSİTİN %95’İ ÜST SOLUNUM YOLLARINDAN ABSORBE OLUR. BUNUN SONUCU OLARAK, BRONŞİT, ANFİZEM VE DİĞER AKCİĞER HASTALIK SEMPTOMLARI MEYDANA GELİR. ASİT AEROSOLLERİ İLE PARTİKÜLER MADDELERİN DE AKCİĞERLERDEN ALVEOLLERE KADAR TAŞINMASI NEDENİYLE BU KİRLETİCİLERİN BİRARADA BULUNDUKLARINDA YAPTIKLARI OLUMSUZ SAĞLIK ETKİLERİ; HER BİRİNİN AYRI AYRI YAPTIĞI ETKİLERDEN DAHA FAZLADIR. BU OLUMSUZ ETKİLER SONUCUNDA ORTAYA ÇIKAN ÖNEMLİ RAHATSIZLIKLAR ARASINDA; PULMONER FONKSİYON BOZUKLUKLARI, KRONİK BRONŞİT VAKALARINDA ARTIŞ, BRONŞİYAL MUKOZA SİLİALARININ TEMİZLEME HIZINDA ARTIŞ, SOLUNUM YOLLARI EPİTEL DOKUSUNDA KALINLAŞMA GİBİ SAĞLIK PROBLEMLERİ ÖRNEK OLARAK VERİLEBİLİR. DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ (WHO) TARAFINDAN; HALK SAĞLIĞININ KORUNABİLMESİ AMACIYLA 500 ΜG/M3 /10 DAKİKA KÜKÜRT DİOKSİT SINIR DEĞERİNİN AŞILMAMASI TAVSİYE EDİLMEKTEDİR. YAPILAN HESAPLAMALARDA BU DEĞER MAKSİMUM 1 SAATLİK ORTALAMA DEĞER OLAN 350 ΜG/M3’E EŞDEĞER BULUNMAKTADIR.