AŞIRI BİLGİ ARTIŞINA MARUZ KALAN BİR DÜNYA

Blog yazarı
Dilara ÜNAL

AŞIRI BİLGİ ARTIŞINA MARUZ KALAN BİR DÜNYA

Bir insanin bilgi artısı yasaması hayatın her alanında gozlemleme iç güdüsüyle de meydana gelen bir olgu değil mi sizcede ?

Hayat bilmekten ve bilgi arayışında olmaktan ibaret geçiyor ve gidiyor. Gidiyor da nereye gidiyor hiç düşüneniz oldu mu?

Aşırı bilgi artışı, bir şeyi öğrenmek istemek ve onu öğrenirken yaşadığım duyguları temsil ediyor. Bilgiye ulaşmanın sağlamış olduğu olumlu sandığımız birçok neden bizleri olumsuzluklarla karşılaştırmakta.İletişim ağları artık herşeye çok kolay ulaşmamızı sağlıyor.Zamanın hastalığı haline gelmiş iletişim ağlarının bizlerde oluşturduğu nedenlerse bir zaman sonra iletişimsiz bir topluma surukluyor.

Bu kadar iletişim noktası nasıl oluyor da bir noktadan sonra insanları amaclarından saptırıyor. Toplumun ve çağın hastalığı çare ararken çaresizliğe dönüşmekte benim gözlemlediğim ve toplumun en büyük bilgi artışına maruz kaldığı durumların başında ise insan vücudunun fizyolojik ve psikolojik hastalıklarına çareyi internet üzerinde bilgilenmeyle sağlamasında. Artık hakim olup sindirebileceğimizin çok ötesinde bilgi akışı var bu akışın içerisinde işe yarayan yaramayan her türlü bilgi mevcut.

Günümüzde bu karmaşanın içerisinde hem ihtiyacımız olan bilgiye erişmek hem de gereksiz bilgi kirliliğinden ve karmaşasından kurtulamamak gibi bir sorunumuz var.. Ne yazık ki hayatımızı kolaylaştırmasını beklediğimiz teknoloji ise bizi esiri haline getirdi ve hayatımızı kolaylaştırmak bir yana, sadece kendi yarattığı yeni sorunlara çözüm buluyor.

Peki tüm bu aşırı bilgi karmaşasını nasıl düzene sokacağız, ihtiyacımız olan bilgiye sağlıklı olarak nasıl erişeceğiz? Bunun cevabı yine teknolojiyi kendi ihtiyaçlarımıza uygun şekilde verimli kullanmak ve bazı ayarlamalar yapmaktan geçiyor. Artık bu aşırı bilgi artışı benim için kontrol edilemez noktaya yaklaştığı için belkide her hastalığın çaresini zihnimize yüklenen aşırı bilgi artışıyla çözüme kavuştursuğumuzu zannediyoruz. Zannedilenleri bir köşeye bırakıp maruz kaldıklarımızı kontrol altına alma vakti geldi de geçiyor..

Bir bilinç şu dünyaya bir ‘bilinç’ atsın.

 

Dilara ÜNAL